BALTIKLARDA ARAÇ KİRALAMAK-ARABA KULLANMAK
Vilniüs– Riga– Tallinn‘i kapsayan Baltık başkentleri arasında devamlı seferler düzenleyen Eurolines gibi birden fazla otobüs firması mevcut. Ancak otobüs yolculuğuna alternatif olarak, bizim gibi özellikle 4 kişilik bir aile/arkadaş grubu şeklinde seyahat ediyorsanız, araç da kiralayabilirsiniz. Bu şekilde araç kiralamak kesinlikle daha pratik, esnek ve rahat ancak tabii ki biraz daha tuzlu bir çözüm olacaktır. Ayrıca, Baltık ülkeleri arasında sınır gibi bir dert olmadığı için de bir ülkeden diğerine rahatlıkla geçip, daha esnek bir zamanda ve daha fazla yer görme şansı elde etmiş oluyorsunuz.
Sixt, Avis, Europcar gibi uluslararası firmalar yanında bir çok yerel firma bu bölgede hizmet sunuyor. Araçları hava alanından kiralayabileceğiniz gibi bazı firmaların şehir merkezlerindeki ofislerden de temin edebiliyorsunuz. Seyahate çıkmadan önce internetten karşılaştırma yapmanız ve en uygun olan firma ile araç için ön rezervasyon yaptırmanız faydalı olacaktır. Biz uçak biletimizi alır almaz aşağıdaki tablodaki gibi hemen bir otobüs- taksi fiyatı ile araç kiralama fiyatı karşılaştırması yaptık. Sonra bütün kiralama firmaları inceledikten sonra hem marka bilinirliği, hem bir tık daha düşük fiyatlandırması hem de aracı teslim edeceğimiz şehir olan Tallinn’ de feribot iskelesine yakın ofisi bulunması sebebiyle Europcar’ı seçtik. Bilindik firmalar genel olarak daha pahalı olabiliyor ancak biraz araştırırsanız adı sanı duyulmamış firmalar ile arasında uçurum olmadığını göreceksiniz. Hem de en azından herhangi olası bir durumda birisi ile irtibata geçmek istediğinizde telefonun diğer ucundan yanıt alacağınızdan ya da e-mailinize dönüş sağlanacağından emin olabilirsiniz. Dolayısıyla kendinizi daha güvende hissedeceksiniz.
Biz Kia marka aracımızı Vilniüs havaalanından alıp, Tallinn limanında teslim ettiğimiz, 4 günde, 746 km’ lik yol yaparak geçtiğimiz 3 ülkeyi kapsayan bu rota için de (ilave sürücü, premium sigorta ve wi-fi ve vergi dahil) toplam 433€ harcadık. Aslında bu ek hizmetler ve daha önce ön görmediğimiz %21′ lik vergi hariç ödeyeceğimiz tutar 245€ olacaktı yani otobüs yolculuğuna göre 70€’ luk bir fark çıkacaktı ki bu sebeple araç kiralama kararı almıştık ama neyse 🙂 Otobüsten çok daha pahalıya geldi ancak en azından daha rahat ve dertsiz bir seyahat yapmış olduk diye kendimizi avutuyoruz şimdi..
Örnek bir otobüs- Taksi fiyat listesi:
Vilnius Havaalanı-Otel (Old Town yaklaşık 10 € (km başı 1.01€) |
Taxi | 11 € |
Vilnius Otel- Eurolines Otobüs Durağı | Taxi | 10 € |
Vilniüs- Riga | Otobüs | 64 € |
Riga Otobüs Durağı- Riga Otel | Taxi (Panda) | 10 € |
Riga Otel- Eurolines Otobüs Durağı | Taxi | 10 € |
Riga- Tallinn | Otobüs | 60 € |
Talinn otobüs durağı- Tallinn otel | Taxi | 10 € |
Toplam | 175 € |
Europcar fatura detayı:
Kira | 4 gün | 95.14 € |
İlave Sürücü | 1 adet | 16.96 € |
Premium Sigorta | – | 76 € |
One way fee | – | 150 € |
Mobil wi-fi | 1 adet | 20 € |
Toplam | 358.1 € | |
Vergi (21%) | 75.2 € | |
Dip Toplam | 433.3 € |
Bu tür bir seyahatte dikkat etmeniz gereken en önemli konu ise, aracı aldığınız ülke ile aracı bırakacağınız ülkenin birbirinden farklı olması durumunda, internette gösterilen toplam tutara “one-way fee” dedikleri ilave bir ücret daha yansıtıyorlar. Bu her firma için geçerli bir masraf ancak bu miktarı 95€ ila 280€ arasında değişiyor. Bu ilave kalem için özetle aracı aldığınız ülkeden bıraktığınız ülkeye gidip aracı alıp geri getirecek kişinin hizmet ücreti diyebiliriz. Eğer toplam fiyat içinde gösterilmiyorsa ayrıca sorun, öğrenin deriz.
Kiraladığınız aracın eğer wi-fi opsiyonu varsa kesinlikle değerlendirmelisiniz. Biz günlük 5€ olan bu cihazı aldık ve aşırı memnun kaldık. Bir kere internet yok diye bir dert kesinlikle yaşamıyorsunuz çünkü bu cihaza aynı anda 10 adet telefon bağlanabiliyor. Oldukça hızlı ve şarjı da yeteri kadar uzun gidiyor. Araca ilave bir GPS almanıza gerek kalmıyor ki GPS zaten wi-fi aletinden daha pahalı. Sadece sınırdan geçerken sinyal gidiyor bu yüzden cihazı birkaç defa aç- kapa yapmanız gerekiyor. Özetle sırtımızda wi-fi ile dolaşmak bizim için oldukça enteresan ve çok pratik bir deneyim oldu. İlk defa bir yurt dışı seyahatinde internet ve telefon derdi tasası yaşamadık.
Vilniüs- Riga- Tallinn arası yol bir gidiş bir geliş olmak üzere tek şeritli maalesef. Yolda kamyon, tır ne ararsanız var. Bir de hız sınırı var ki sıkıysa uymayın 🙂 Estonya’ya geçtiğinizde hız kameraları çıkıyor karşınıza ve herkesin bir anda 70 km hıza düştüğünü görüyorsunuz. Ancak yazılı olmayan güzel bir trafik davranışı hemen dikkatimizi çekti. Sollama yapmak istediğinizde araçlar hem gidiş hem de geliş yönünde emniyet şeridine doğru kayıp, size geçiş hakkı tanıyor. Bunu görünce “Vay arkadaş bu ne medenilik.” demeden kendinizi alamıyorsunuz.
Baltık şehirlerinde araç kullanmak:
Baltık ülkelerinde trafikte herkes çok saygılı. Trafik işaretlerine, levhalara, ışıklara uymayanını görmedik arkadaşlar. Özellikle İstanbul’ da yaşayan ve hayatı boyunca trafikte kıvrak hareketler yapmayı istemeden de olsa öğrenmiş, trafiğe alerjisi olan ve hemen öfkelenen, “Ya kimse yok boşuna beklemeyeyim.” ya da “Şurdan dönsem kimse görmez ki!” gibi uyanıklık genlerine sahip olanlar için bu durum sıkıntı yaratabilir. Zira yeşil ışık bile yansa, ya da ana cadde bile olsa yaya geçidine geldiğinizde ayağınızı frene almanız, o yaşlı teyzelerin tıngır mıngır karşıya geçmelerini korna falan çalmadan sabırla beklemeniz, dönüş levhaları yüzünden 2 dakikalık yolu 30 dakikada almaya katlanmanız, önünüzden ağır ağır ilerleyen kararsız sürücüleri anlayışla karşılamanız gerekecek.
Bu arada şehir içlerinde kafanıza esen her yerde park edemeyeceksiniz. Öncelikle sokak üzerinde park etmek çok pahalı (en az saati 3€), ayrıca birçok yerde de park yasağı var. Bu ülkelerde araç kullanacaksanız, ortak olan bir kavram olan “Euro Park” kelimesini ezberleyin ve gözleriniz Euro Park arasın. Bu park alanları diğerlerine göre daha hesaplı ve güvenli. Daha hesaplı derken İstanbul’daki İspark’ ın eline su dökemez tabii. Mesela Riga’ da 24 saatlik park ücreti 18 €. Bir de “Barking” olarak geçen bir sistem varmış ki bu uygulamayı cep telefonunuza indirip kullanabiliyormuşsunuz. Ödeme yine uygulama üzerinden oluyormuş ve size en yakın park alanını gösteriyormuş. Biz denemedik ama isterseniz yola çıkmadan inceleyebilirsiniz.
Gelelim benzin muhabbetine. Biz 1.6 manuel benzinli bir araç kiraladık. Depoyu full aldık ve sonunda da doldurarak teslim ettik. Zaten kural bu, yoksa kredi kartınızda bloke ettikleri bu tutarı hemen çekiverirler 🙂 Toplamda iki defa 25 €’ luk benzin aldık. Yani bir tam depo ile 50 €’ ya 746 km yol yapmış olduk. Şu an Türkiye’deki benzin fiyatları ile karşılaştırıldığında yeterince uygun.
Benzin koymak tam bir eğlence tabii. Bizdeki gibi pompacı diye bir meslek dalı Avrupa’da zaten yok. Herkes kendi işini kendi hallediyor. Önce pompayı çıkartıp benzini dolduruyorsunuz, sonra ne kadar doldurduysanız gidip dükkanda ödüyorsunuz. Bu olayı çözmek için biraz gereksiz zaman harcamış olabiliriz ama sonunda kaptık 🙂
Bütün bu bilgilendirmeler sonunda eğer hala yok ben illa araba kiralayıp kendi zevkime göre gezeceğim diyorsanız buyurun gezin. Biz de bu geziye bizim yaptığımız gibi anne babasıyla çıkmış ve otobüste yollarda helak olmalarına yüreği el vermeyecek olan gezginlere araba kiralamalarını tavsiye ediyoruz.
Şimdiden keyifli yolculuklar dileriz..