KAZDAĞI ETEKLERİNDE GEZİLECEK YERLER


Türkiye’nin cennet köşelerinden Kazdağı İstanbul’a ortalama 450 km uzaklığında.. Balıkesir ile Çanakkale arasındaki Kazdağı doğasının güzelliklerinde büyülenmek, oksijeninden ciğerleri bayram ettirmek ve mitolojik kahraman misali İda Dağı’nın (mitoloji deyince ağız değiştirmece shshs) –Kazdağı Mitolojisi yazımızı okumak için tıklayın – taşlı yollarında hoplayıp zıplamak isteyenler buraya (tamam zorlamıyoruz, yürüyebilirsiniz de shshsh) Kazdağı’nda kaybolmaya geldik. Hazır gelmişken de Kazdağı civarında gezilecek yerler nerelerdir diye bir araştırma yaptık ki, o da ne tonla yer varmış..

Kazdağı eteklerindeki köyler birbiri ardına dizilmiş tarihin ayaklı resmi adeta.. Her birinin ayrı bir önemi ve güzelliği var.. Zeytin kokulu bu mis köyler gerek köylülerin gerekse bilinçli ellerin altında bozulmamayı başarabilmiş. Hem köy havasını korumuş hem de tertemiz ve bakımlı görüntüleri ile gezmezseniz siz kaybedersiniz der gibi ayakta.. Taş ve tahta evler, müzeler, arnavut kaldırımları ile Kazdağı köyleri, dağın gölgesinde kalmamayı başarmış. Hatta bazılarının şelalelere ve mesire yerlerine (biz sevmeyiz ama yine de söyleyelim) yakın konumları bile turistleri cezbetmeye yetiyor.. Kazdağı bahane çevresi -de- şahane dedirtiyor insana.. E o zaman bize de gezmek düşer.. Sadece bizi değil Sabahattin Ali, Tuncel Turtiz de Kazdağı çevresini öyle çok sevmişler ki, buralarda yaşamış, Kazdağı üstüne şiirler, öyküler yazmışlar..

“Peki Kazdağı Milli Parkı?” dediğinizi duyar gibiyiz. Ayrıca hazırladığımız Kazdağı Milli Parkı hakkında detaylı bilgi için “Kazdağı Milli Parkı Hakkında Her Şey” yazımızı okumak için tıklayın

Yeşilyurt Köyü’nden başlayarak Mehmetalanı Köyü’nde Kazdağı Milli Parkı’na giriş yapmaz üzere hazırladığımız blog yazımız huzurlarınızda.. Hazır Kazdağı’na kadar gelmişken, Kazdağı’nın eteklerindeki şirin köyleri görmeden dönmeyin deriz. Büyük kayıp olur. Zaten her köy için idealde 1 saat ayırmanız yeterli olacaktır.

Hazırladığımız Kazdağı haritasına göre sırasıyla başlıyoruz efenimm. Kazdağı gezilecek yerlerin listesini haritada görmek için tıklayın

Nusraltı Köyü: Daha az popüler olan ama popülerlik yolunda ilerleyen küçük bir köy.. Otel yok ama üç dört pansiyon yer alıyor.

Yeşilyurt Köyü: Taş evlerle bezenmiş bir Ege köyü. Zamanında bu köye Yörük Türkler’in yerleşmiş.. Yeşilyurt Köyü’nde ayrıca bir butik müze var: Teknoloji Müzesi. Evet köyde, teknoloji kulağa garip geliyor ama 18. yüzyıldan bu yana biriktirilmiş parçalar Karye l| Müze Otel’inde sergileniyor.. Detaylı bilgi için tıklayıns

Küçükçetmi Köyü: Yine daha az popüler Kazdağı çevresindeki köylerden.. Tarihi Afrodit Kaplıcası bu köyde yer alıyor.

Küçükkuyu: Küçükkuyu merkezini gezebilir ve Ege Denizi’nin soğuk sularına kendinizi bırakabilirsiniz.. Ayrıca 2001 yılında açılmış Zeytinyağı Müzesi‘ni ziyaret edebilirsiniz. Zeytinyağı hakkında her şey bu müzede detaylıca gösteriliyor. Giriş ücretsiz. Haftanın her günü 08.30-18.30 arasında açık..

Zeus Altları: Adatepe Köyü’ne 10 dakikalık uzaklıkta gün batımı için şahane. Troya Antik Kenti’ni de keşfeden Heinrich Schliemann İlyada Destanı’nında geçen hikayedeki Zeus’un Troya Savaşı’nı buradan izlediği iddası var.

Adatepe Köyü: 1989 yılında sit alanı ilna edildiği için o zamandan itibaren köyde herhangi bir inşa olmamış. Dünya’nın en oksijeni bol köylerinden. 1924 yılında nüfus mübadelesi ile Girit ve Midilli’deki Türkler ile Rumlar yer değiştirmiş ve Türkler köyde bi hayli azmış..

Adatepe’de Zeytinyağı Müzesi de bulunur. 80’lerde bölgeye gelen bir grup köydeki evleri satın alıp, faaliyet göstermeyen eski ilkokul Taş Mektebi‘ni Valilikten kiralayarak düşünce merkezi kurmuşlar. Sanattan, psikolojiye çeşitli sohbetler etmişler ve Adatepe’yi de hayalet şehir olmaktan kurtarmışlar. Varolsunlar.. Günümüzde yaz aylarında Adatepe Taş Mektep’te dünyanın çeşitli yerlerinden filozoflar gelerek burada sanat ve felsefe üzerine seminerler, eğitimler, atölyeler ve konferanslar veriliyorlar. Ayrıca Adatepe Köyü’nde karadut suyu içmeden ve karadut dondurması yemeden dönmeyin. Bizden söylemesi!

Ayvacık- Çamtepe Ekolojik Yaşam: Doğaya dönmek isteyenlere eğitimlerin verildiği yaşam merkezini ziyaret etmek ilginç olabilir. Detaylı bilgi için tıklayın

Mıhlı Şelalesi & Başdeğirmen Köprüsü: Roma zamanından kalma Başdeğirmen Köprüsü’nün (ya da Mıhlı Çayı Taş Köprü) olduğu Mıhlı Çayı’nda yer alıyor.. Bu köprü eski asırlarda Truva’ya giden antik yolun tek geçiş noktalarındanmış..

Darıdere Tabiat Parkı: Piknik alanı olduğu için özellikle kalabalık bir yere dönüştüğü için mutlaka gidin diyemiyoruz.. Burada bir de zayıflama merkezi olduğu bilgisini aldık ama kesin bir bilgi olmadığı için sadece aklınızda bulunsun diyelim..

Şahindere Kanyonu: 27 km uzunluğundaki kanyona Milli Park’tan girerseniz yanınızda klavuz olması gerekiyor. Ya da Şahindere Piknik Alanı‘ndan girebiliyorsunuz.

Antandros Antik Kenti: Troya Savaşı öncesine dayanan kalıntıların bulunduğu antik kent.. Detaylı bilgi için tıklayın

Tahtakuşlar Köyü: Türkmenlerin yaşadığı köy. Hikayesi de bir hayli eskilere dayanıyor: Moğollardan kaçarak Toroslara yerleşen Türkmenler, Fatih Sultan Mehmet İstanbul’un fethi için gemi ve kazıkları Kazdağları’ndaki ağaçlardan yaptırmak istemesi üzerine Kazdağları’na getirtilmiş. Önceleri dağda göçebe olarak yaşamışlar. 1860 yılında ise yerleşik hayata geçmişler. Kazdağı Milli Parkı’nın tepesindeki Sarıkız Türbesi‘de Türkmenlerin kutsal adeta hac merkezine dönüşmüş.. (Sarıkız Türbesi’nin efsanesini detaylıca diğer postumuzda vereceğiz) Türkiye’nin ilk özel Etnografya Müzesi de bu köyde. Müze haftanın her günü 08.00-20.00 arası açık. Giriş ücreti 4 TL. Etnografya Müzesi aynı zamanda UNESCO tarafından ödüllendirilmiş.

Çamlıbel Köyü: Zeytin ağaçları arasından Edremit Körfezi’ne bakan nam-ı diğer Tahtaköy.. Eskiden evler tahtadan yapıldığı için bu adı almış. 1972 yılında adı Çamlıbel olarak değiştirilmiş.. Köy halkının çoğu Kurtuluş Savaşı’na katıldığı için kahramanlık yanı da var Çamlıbel Köyü’nün.. Tuncel Kurtiz’in mezarının olduğu köyde aynı zamanda ölmeden önce eşiyle birlikte işlettiği otel yani Zeytinbağı Otel de yer alıyor. Aslında Tuncel Kurtiz mezarının Tahtakuşlar Köyü’nde olmasını vasiyet etmiş. Fakat bu isteği vefatından sonra bir şekilde reddedilmiş.

Ağlayan Şelale: Özellikle hafta sonu günü birlikçilerin rağbet ettiği bir şelale olduğu için mutlaka gidin diyemiyoruz.. Ama aslında mitolojide yeri olan bir şelale kendisi. Hatta Afrodit’in göz yaşları olarak geçiyor.

Güre Kaplıcaları: Kazdağı’nın çevresindeyken Güre Kaplıcaları’nda günün yorgunluğu atmaya ne dersiniz.

Kızılkeçili Köyü: Şehir hayatından kaçanların rağbet ettiği köy, tam bir oksijen deposu.. Zeytinli Köyü’ne yakınlığından dolayı da, turistlerin uğrak noktası..

Zeytinli Köyü: Kazdağları tanıtım ofisinden kılavuz ayarlanıyor.. Yani Kazdağı’na çıkmak isterseniz mutlaka bu köye gelmeniz gerekiyor.. Sütüven ve Hasanboğuldu Şelaleleri bu köyde yer alıyor

Hasan Boğuldu Şelalesi: Yine bir başka piknik alanı ve hafta sonu piknikçi çılgınlığı.. Hasan Boğuldu Piknik Alanı‘nın hemen yakınında ise Kızılkeçili Çayı’nın üstünde yer alan Hasan Boğuldu Şelalesi.. Ve Emine ile Hasan’ın aşk hikayesi.. Detaylıca anlatımına başka bir postta yer vereceğiz

Sutüven Şelalesi: Hasanboğuldu’ya çok yakın ve Kızılkeçili Çayı’nın üstündeki şelaleye yine piknik alanından geçilerek gidiliyor..

Pınarbaşı Mesire Alanı: Mitolojide Afrodit’in sevgilisi Adonis’in yaralanmasını önleyemediği, acılarını dindiremediği ve Adonis’in ölümüyle döktüğü göz yaşlarından oluştuğu söyleniyor.. Mesire dedik yani piknik dedik, anladınız siz onu..

Mehmetalanı: Yaklaşık 200 yıl önce Ayvacık dolaylarından gelen Mehmet adında biri tarafından kurulan köy, Kazdağı’nda konakla yapmak isteyenler için birçok özel kamp alanı imkanı sunuyor..

Kazdağı Milli Parkı etrafındaki konaklama yerleri için tıklayın

Alternatif olarak bir başka önerimiz:

Muratlar Köyü’ndeki Bayramiç Ekolojik Yaşam.. Kazdağı gezimize biraz uzak konumda olduğu için meraklar içinde gezemeden buraya iliştirelim dedik. Sizden dinlememiz için aşağıya yorum bırakırsanız çok seviniriz.. Konum için tıklayıns

Gömeç: Biraz daha körfezde aşağılara süzüldüğünüzde zeytincilik ve üzüm bağları ile öne çıkan Gömeç’te şarap tadımı yapabilirsiniz.

Önerilerinizi yorumlara bırakırsanız seviniriz..

Yorum Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.