HAMBURG Ekonomik Gezi Rehberi

HAMBURG Ekonomik Gezi Rehberi

Dünya’ya Açılan Kapı: Hamburg

---

Almanya’nın kuzeyinde ve Elbe Nehri’ne kıyısı olan Hamburg, Almanya’nın ikinci, Avrupa’nın ise sekizinci en büyük şehri… Hamburg küllerinden doğmuş bir şehir adeta… Binalar, meydanlar ve yapıların neredeyse hepsinin II. Dünya Savaşı sonrasında yeniden inşa edilmesinden sonra, o kadar da temiz bakılmış ki, şehir gıcır gıcır… Gösterişi ve zenginliği ile bilinen kuzeyin incisi Hamburg, Dünya’da yaşanabilirlik açısından 2015’te 16. sırada yer aldı. İşte bu da Hamburg’un ne kadar muazzam bir şehir olduğunun kanıtı…

Yeniden inşa edilmiş demişken… Hamburg, Avrupa’nın kuzeyinde, İskandinavya’nın ise güneyinde yer alıyor. Dolayısıyla konumu itibariyle Kuzey Denizi ve Baltık Denizi ile Dünya’ya açılan kapı (Gateway to the World) olarak adlandırılıyor. Hamburg, Almanya’nın en büyük, Avrupa’nın ise Rotterdam‘dan sonra en büyük limanına sahip. 1189 yılında inşa edilen Hamburg Limanı’nın, II. Dünya Savaşı’ndaki önemi büyüktü. Bu yüzden de şehir savaş sırasında en çok hedef alınan Alman şehirlerindendi ve adeta yerle bir oldu. Zamanla, özellikle tarihi binaların orjinal fotoğraflarına bakılarak yeniden inşa edildi.

Özgür ve Hans Şehri (the Free and Hanseatic City of Hamburg) olarak da anılan Hamburg, deniz ticaretinin yanı sıra, büyük markaların doğduğu ve genel merkezlerinin bulunduğu bir şehir. Mesela Nivea, Tchibo, Lufthansa Technik ve Jil Sander, Joop!, Mont Blanc gibi lüks markalar bunlardan sadece bazıları…

Hamburg’u gezmek, Hamburger’lerin yani Hamburgluların uğrak yerlerinde vakit geçirmek ve şehrin tadını çıkarmak için 1 gün kesinlikle yeterli değil. Buranın havasını solumak, muntazam şekilde yeniden inşa edilmiş şehri tanımak için en az iki güne ihtiyacınız var…

Bu arada Hamburger, Almanca Hamburglu demek shshs. Mesela Frankfurtlulara da Frankfurter deniyor. Ama Hamburger kadar eğlenceli gelmiyor kulağa 🙂 Biz yazımızda Hamburger’i olabildiğince az kullanmaya çalıştık 🙂

Bizim Hamburg’a ilk gidişimiz yılbaşındaydı. Kışın çok sert geçtiğini söylemek de fayda var. -18 derecede, gezmek hiç de kolay olmayabiliyor. Bu yüzden biz de baharda tekrar gittik 🙂 Her iki mevsimde de Hamburg ayrı güzel, ama karların altında bu modern şehir romantik havasıyla insanın içini ısıtıyor… Üstüne kayak, buz pateni gibi kış sporları da cabası…

HAMBURG’ A ULAŞIM: HAMBURG’ A NASIL GİDİLİR?

Uçak ile: Hamburg hava alanı yaklaşık 12 milyon yolcuyu ağırlayacak kapasitede. Yaklaşık 115 noktadan, 60 kadar hava yolu şirketi ile Hamburg hava alanına ulaşım mümkün.

Tren ile: Hamburg’ ta üç ana tren istasyonu bulunuyor. Bunlar Merkez İstasyon, Dammtor ve  Altona. Almanya’ da demiryolu çok gelişmiş ve tren istasyonları Hamburg şehir merkezinde yürüme mesafesinde. Hamburg şehir merkezinde S-Bahn ve U-Bahn hatları var.  Intercity- Express hattı ile Almanya’nın ve Avrupa’nın birçok şehrine konforlu trenlerle seyahat edebilirsiniz, biletinizi linkten tıklayarak önceden satın alabilirsiniz. Hamburg şehir merkezinden, hava alanına gitmek de mümkün. Yalnız trende şehir merkezine gitmek için S1 tren hattını kullanmalı ve ilk 3 vagonu seçmeyi unutmayın.  Diğer vagonlar hava alanına gitmiyor.

Otobüs ile: Günde yaklaşık 2 milyon kişi Hamburg otobüs ağını kullanıyor.  Buraya tıklayarak Hamburg Trafik Birliği (HVV) resmi sitesinden gideceğiniz destinasyonun hattını kolaylıkla bulabilirsiniz.

Araç ile: Hamburg’u araba ile ziyaret etmek kesinlikle bir avantaj sağlar. Kuzey Almanya’da yer alan şehir, Almanya’nın ikinci en büyük şehri olması nedeniyle büyük. Arabaya şehir içinde ihtiyacınız olmayacak fakat Hamburg’ta yürüyüş mesafesinde olmayan Blankenese Bölgesi gibi gezilebilecek yerlere araba ile ulaşım kolaylık sağlayacaktır. Ya da Hamburg’dan başka bir şehre gitmek istediğinizde… Hava alanında ya da tren istasyonunda araba kiralama şirketleri mevcut.

HAMBURG ŞEHİR İÇİ ULAŞIM

Yürümek ve bisiklete binmek dışında, 14€ ya alacağınız Hamburg kart ile sadece şehir içinde değil, toplu taşıma ve müzelerde de bu kartı kullanabilirsiniz. Linke tıklayarak Hamburg kartı online satın alabilirsiniz.

HAMBURG’ DA KONAKLAMA: HAMBURG’ DA NEREDE KALINIR?

Hamburg oldukça büyük bir şehir. Bu yüzden şehir merkezine yakın bir yerde kalmayı seçerseniz, toplu taşımaya ekstra para ödemeden Hamburg’da görülmesi gereken yerleri masrafsız bir şekilde gezebilirsiniz. Önerimiz, Neustad ya da Altstadt Bölgeleri ya da tren istasyonuna yakın olmak isterseniz Sankt Georg Bölgesi’ni konaklama için tercih etmeniz.

HAMBURG’ DA KESİNLİKLE YAPILMASI GEREKENLER

• Alsterdampfer St.Georg yani Nostaljik buharlı ve çarklı vapur ile Alster Gölü’nde, 11€ karşılığında Alster Gölü turu yapmalısınız.
• Elbe Nehri’nde de turistik gemilerle tur yapabilir ve Hamburg Balık Pazarı dahil, şehri nehirden görebilirsiniz.

• Hamburg’a özgü geleneksel yemekleri denemelisiniz.
• Bisiklet turu ile hazırladığımız yürüyüş rotasını tamamlayabilirsiniz.
• Eğer kış sezonunda Hamburg’ta iseniz, keskin soğuklarda donan Alster Gölü’nde buz pateni yapmalısınız. Harika bir deneyim olacak…

HAMBURG’ DA NE YENİR? NE İÇİLİR?

Hamburg’da yemek yediğiniz yer Alster Gölü ya da Elbe Nehri manzaralıysa fiyatların daha pahalı olacağını bilmekte fayda var. Genel olarak Hamburg zengin bir şehir olduğu için, lüks restoranlar da manzaralı yerleri seçmiş…

Bu nehir kenarı restoranlardan birisi de Engel Retaurant. Bizim sizler için hazırladığımız rotanın dışında kalıyor Engel Restorant, fakat eğer 2 günden fazla kalacaksanız, muhteşem manzarası ve geniş menüsüyle kesinlikle tavsiye edilir.

Hamburg bir liman şehri olunca, geleneksel yemekleri de tabii ki balık çeşitleri oluyor. Ama ne balık, ringa balığı, pisi balığı, yılan balığı ve daha aklınıza gelebilecek türlü balıkları şehrin özellikle geleneksel yemekler sunan lokantalarında bulabilirsiniz. Mesela St. Nicholas Kilisesi manzarasıyla Alt-Hamburger Aalspeicher. Özel spesyalleri ise; sisli yılan balığı Bad Zwischenahner…

Çin misali birçok hayvan Hamburg restoranlarında deneyebileceğiniz yemekler arasında.”Aman onlar yenir mi” demeyin, denemeden gitmeyin. Biz Hamburg’ ta olan Hamburg’ ta kalır dedik ve en son hangi hayvan ile akşamı bitirdiğimizi söylemeyelim bile… Kesinlikle hayvan severiz, sadece bir de turistiz diyelim 🙂

Jungferstieg’da yer alan Alex Cafe, muhteşem Büyük Alster Gölü manzarası ile akşam yemeği için ideal.

Hamburg’da bir Almanya klasiği bira ucuz. Denemediğiniz Alman biralarını tatmak için tam zamanı. Ayrıca kokteyler de gayet hesaplı…

Hamburg Balık Pazarı’nda kahvaltı da yapmadan gitmemeniz gerekenlerden. Aşağıda nedenine detaylı değineceğiz. Ayrıca Fisch Brötchen yani Hamburg usulü balık ekmek yemeyi unutmayın.

Hazır Hamburg’dayken, Hamburger yemeden olmaz tabii.. Aman diyelim, insan olanı değil off fena neyse shshshs

HAMBURG’ DA ALIŞVERİŞ 

Hamburg tam bir alışveriş cenneti… Birbirinden çekici markalar, lüks ürünler ve renkli alışveriş caddeleri ile alışveriş için ideal bir şehir Hamburg. Ama şunu da söylemeliyiz ki fiyatlar öyle ucuz değil… Türkiye’ deki fiyatlar yerine Paris’tekiler ile karşılaştıracak olursak, neredeyse benzer fiyat aralıkları olduğunu söyleyebiliriz. Alışveriş için;

• Neustadt‘da yer alan; Neuer Wall, Alsterarkaden (Alster Arcades), Große Bleichen, Poststraße ve Colonnaden Caddeleri’ni
• Altstadt‘da yer alan; Mönckebergstraße Alışveriş Caddesi’ ni ve Bergstraße’ deki Europa Passage Alışveriş Merkezini tercih edebilirsiniz.

Aslında bu iki bölgede yer alan caddeler, Küçük Alster Gölü’nün neredeyse çevresinde olduğu için gezmesi çok kolay. Tabii ki rotamızı bu caddelerden geçecek şekilde hazırladık 🙂

HAMBURG ŞEHİR TURU

Hamburg’un büyük bir şehir olduğundan bahsetmiştik. Ve görülmesi gereken yer de bir o kadar fazla. Biz az zamanda çok yer görme amacımızdan uzaklaşmayıp, Hamburg’u iki günde görülmesi gereken tüm önemli yerleri içerecek şekilde hazırladık. Ayrıca Hamburg gezinizin bitiminde evinize döndüğünüzde, “Ben şuraya gittim demek orası St. Pauli imiş” dememeniz için Hamburg gezisini 1. ve 2. gün içinde bölgelerine de ayırdık 🙂 İstanbul’da olduğu gibi Hamburg’da da meşhur bölgeler var. Size kalan sadece sokaklarda gezerken kaybolmanız… 2 günlük Hamburg turumuzda bol bol yürüyoruz…

1.GÜN HAMBURG TURU: Lokal Bölgeler; Winterhude, Schanze, St. Pauli, Neustadt ve Altona

, Hamburg’un lokal yerleri olan Winterhude, Schanze, St. Pauli, Neustadt ve Altona Bölgelerini geziyoruz. Hamburg’u tam anlamıyla gezmek için yaygın ve kullanımı kolay toplu taşıma araçları yerine sokaklarda dolaşmak ve Hamburg ile özleştirilmiş bölgelerini görebilmek için bir bölgeden diğerine yürüyoruz. St. Pauli Bölgesi’nde yer alan Reeperbahn Caddesi’nin akşam görülmesi gerektiği için rotamızda burayı sona bıraktık. Rotamızı takip ederken “Neden tekrar aynı bölgeye geldim?” demeyin, bir bildiğimiz var 🙂

Hamburg’da Görülecek Yerler:

• Winterhude Bölgesi: Schanzenpark (Stadt Park, Stadtpark), Planetirium (Planetariums, Planeteryum)
• Schanze Bölgesi (Schanzenviertel, Sternschanze): Die Rote Flore (Rote Flora)
• St. Pauli Bölgesi: Uebel & Gefährlich, Millerntor Stadyumu (Millerntor Stadium), Hamburger Dom (Dommarkt), Planten un Blomen Park,  St. Pauli İskelesi (Landungsbrücken, St. Pauli Piers), Hamburg Limanı (Hafen Hamburg, Port of Hamburg), Park Fiction, Hamburg Balık Pazarı (Fischmarkt, Fishauktionshalle, Sankt Pauli Fischmarkt, Fischmarkt Hamburg-Altona, Altona Fisch Auction Hall), U-434 Denizaltı, Fischmarkt Hamburg-Altona Gmbh, Sixt Autovermietung Hamburg Cruise Center Altona, Dockland, Elbtunnel, Gemi Müzesi (Oevelgönne Museum Harbour, Museumshafen), Reeperbahn Caddesi, Beatles-Platz ile Herbertstraße.
• Neustadt Bölgesi: Johannes-Brahms-Museum, Hauptkirche St. Michaelis (St. Micheal’s Church), Krameramtsstuben (Grocers’ Apartments, Krameramtswohnungen), Michelwiese Parkı, Rickmer Rickmers
• Altona Bölgesi: Rosengarten, Donners Park, Heinepark, Platz der Republik, Jüdischer Friedhof Altona

Schanzenpark (Stadt Park, Stadtpark): Winterhude Bölgesi‘nde yer alan park, 148 hektarlık alanı ile Hamburg’un en büyük parkı olma özelliğine sahip. Ayrıca konser ve festivallere de ev sahipliği yapıyor. Güne yanınıza alacağınız kahvaltılıklar ile piknik yaparak başlamak için ideal. Tabii hava güzelse 🙂 Parkın dizaynı o kadar güzel ki, ağaçlar Planeteryum’ dan açılan bir halı gibi…

Planetirium (Planetariums, Planeteryum): Avrupa’nın en çok ziyaret edilen ve dünyanın en eski Planeteryumlarında diğer bir deyişle gezegenevi ya da gezegen gözlem evlerinden. Eskiden su kulesi olarak kullanılan kuleye Planeteryum inşa edilmiş.

SCHANZE BÖLGESİ (Schanzenviertel, Sternschanze): Hamburg’un en küçük ve gün geçtikçe popülerliği artan bölgelerinden biri. Dünya’nın birçok yerinde olduğu gibi, aslında orta sınıf halk ve faklı kültürler ve etnik grupların tercihi olan yerler, günümüzde popüler… Graffitilerle dolu Schanze sokakları da bunlardan biri olmuş… Tabii birçok kafe ve restoranın da dış mekan görseli olmuş sanki 🙂 Bölgede yer alan en dikkat çekici bina ise Die Rote Flore.

Die Rote Flore (Rote Flora): 1888’de inşa edilen ve Tivoli-Theater adı ile tiyatro olarak kullanılan bina, daha sonra Flora-Theater adını aldı. II. Dünya Savaşı’nda Hamburg’da zarar görmeyen birkaç tiyatrodan biridir. 1943’e kadar performanslar sergilendi. Savaşın sonlarına doğru kapatıldı ve depo olarak görev verdi. 1949’da tekrar açıldı,  1953-1964 yılları arasında sinema, sonrasında ise 1987′ ye kadar 1000 Töpfe adında alışveriş mağazası olarak kullanıldı… Müzikal tiyatroya çevrilmesi kararı üstüne tepki olarak 1989′ da izinsiz olarak girilen Die Rote Flore, protestolar, medyanın desteği ile ele geçirildi ve günümüzde sergi, bit pazarı, parti, kültürel organizasyonların yansıra solcu haraketler için buluşma noktası olarak kullanılıyor.

ST. PAULİ BÖLGESİ: Elbe Nehri’nin sağında yer alan bölge, Hamburg’un en gözde ve hareketli bölgesi desek yeridir. Burada ne ararsanız var, barlar, diskolar, restoranlar… Bir zamanlar düşük gelirli halkın yaşadığı bölgenin yüzüne bakılmıyormuş. Ama uzun zamandır Hamburg’un nabzının attığı bir yer konumuna gelmiş. Tabii bunda Hamburg’un Red Light District’i olarak sayılan Reeperbahn Caddesi’nin bu bölgede yer almasının da katkısı büyük 🙂 Burayı bugünkü turumuzun sonuna bırakıyoruz. Yola devam 😉

Rotamızı takip ettiğimizde, günde yaklaşık 14.000 yolcunun kullandığı ve Hamburg U-Bahn U3 hattının geçtiği Feldstraße (Heiligengeistfeld) metro istasyonuna yakın konumdaki Uebel & Gefährlich‘a varıyoruz. Eğer akşamleyin iyi müzik eşliğinde parti yapmak istiyorsanız, burayı haritada işaretlemenizi öneririz 🙂 çünkü kirli betonarme binanın 4. katı Hamburg’da müzik ve dans denince ilk akla gelen yer konumunda… Hemen yan tarafında ise Millerntor Stadyumu (Millerntor Stadium)

Millerntor Stadyumu (Millerntor Stadium, St. Pauli Stadium): St. Pauli takımının (FC St. Pauli) evi sayılan stad 1963 ylında açılmış. 20.000 kişi kapasitesine sahip stadı gezmek için turlar mevcut. Tavsiyemiz Hamburg tatilinizi bir maça denk getirmeniz ve Hamburglu (Hamburger yani shsh) taraftarlar ile bizimkiler arasındaki farka tanık olmanız. Sanırsınız tenis maçı izleniyor shshs

Hamburger Dom (Dommarkt): Millerntor Stadı’nın hemen ön tarafında yer alan Dom, aynı zamanda Hamburg’un merkezi sayılabilir. Kuzey Almanya’nın en büyük lunaparkı Hamburger Dom. Hatta Almanya’nın güneyinde yer alan Munich’teki Oktoberfest neyse kuzeyde de DOM festivali var. Oktoberfest’ ten farklı olarak, yaklaşık 9 milyon kişinin katılımıyla senede 3 defa gerçekleşiyor; ilkbahar, yaz ve kış mevsimlerinde… Hamburg’ un modernliği içinde nostaljiyi yakalamak mümkün. Hamburger Dom’ dan çıkıp, hemen arkasındaki kocaman bahçeye gidiyoruz…

Planten un Blomen Park: Bitkiler ve çiçekler (Plants and Flowers) anlamına gelen park, 47 hektar üstüne 1930 yılında kurulmuş park, çimenlerin üstünde mola vermek için tam yeri. Ağaçlar, çiçekler, çeşmeler ile dolu olan parkta midilli turu ya da çay seremonisi bile yapabilirsiniz… Botanik bahçenin yer aldığı parkta, kış bahçesi ile  Avrupa’nın en büyük Japon Bahçesi de yer alıyor. Yeme içme ve tiyatro olan Fliegende Bauten Hamburg ile Museum für Hamburgische Geschichte Müzesi de parktaki diğer göreceğiniz yerler arasında… Parkta biraz temiz hava aldıktan sonra, bu sefer de nehir tarafındaki çıkışından çıkıyoruz….

NEUSTADT BÖLGESİ: Küçük Alster Gölü ile limana doğru nehir kıyısını kapsayan alan, şehir merkezinde yer alıyor. Tarihi yapıların yanı sıra, alışveriş yapmak için de Neustadt, Hamburger’ ler için işlek bir bölge. Yani Hamburglu’ lar için 🙂

Johannes-Brahms-Museum: Müzede, Brahms’ın ilk piyano ve beste eğitimini, hatta ilk zamanlarının çalışmaları yer alıyor.

Hauptkirche St. Michaelis (St. Micheal’s Church): 1641 ile 1912 yılları arasında üç defa yeniden inşa edilmiş ve iki defa tamamen yerle bir olmuş kilise, Hamburg’ta yer alan beş ana Lutheran kilisesinden biridir. Hatta en ünlü olanıdır.

Krameramtsstuben (Grocers’ Apartments, Krameramtswohnungen): Şehrin tam kalbinde, St. Micheal Kilisesi’nin yanı başında yer alıyor. Aslında bakkalların dul eşlerinin yaşamaları için inşa edilen tipik Hamburg binası, günümüzde geleneksel yemeklerin servis edildiği Krameramtsstuben adlı restoran olarak kullanılıyor.

Moai heykeli ve Schaarmarkt Kilisesi‘nin bulunduğu Michelwiese Parkından geçip, Hamburg şehir merkezindeki rotamızı Elbe Nehri’nin kıyısına çeviriyoruz… Eğer Hamburg’a yolunuz Ağustos ayında düşerse, Michelwiese’da Weiße Dinner (White Dinner) adında yani beyaz akşam yemeği anlamına gelen bir gelenek için beyazlar içinde piknik yapan Hamburgluları görebilirsiniz…

Rickmer Rickmers: Günümüzde müze olarak kullanılan denizci gemisi, denize açıldıktan sonra kayıtlı olduğu Geestemünde’ye dönerken şiddetli bir fırtınaya yakalanıyor ve zor bela Cape-Town’a ulaşıyor. Onarılması ve seferlerinden ardından 1983 yılında son durağı olan Hamburg Limanı’ na yanaşıyor. Hamburg Limanı’nın kurtuluşunun simgesi olarak önemli bir yeri var. Gezmek mümkün…

St. Pauli Bölgesi’nde Hamburg rotamıza devam ediyoruz…

St. Pauli İskelesi (Landungsbrücken, St. Pauli Piers): Hamburg Balık Pazarı ile aşağı liman arasında kalan St. Pauli İskelesi, Hamburg Limanı’nın en büyük alanına sahip. Günümüzde S-Bahn ve U-Bahn’ın geçtiği ve ulaşım için çok önemli olan limana, aynı zamanda tekneler de yanaşıyor. Burada bir çok restoran ve alışveriş yeri bulabilir ayrıca gezi tekneleri ile Elbe Nehri’nden Hamburg’u seyredebilirsiniz.

Hamburg Limanı (Hafen Hamburg, Port of Hamburg): II. Dünya Savaşı sırasında harap olan liman, Avrupa’nın en büyük ikinci limanı. Yılda 13.000 gemi uğruyor limana. Tarihi terminali ile ayrı bir atmosfere sahip olan liman, Hamburg’da görmeden gitmemeniz gereken yerler arasında yer alıyor. Limanda eski bir tünel olan sergi alanı St. Pauli Elbtunnel da yer alıyor.

Modern dizayn edilmiş Park Fiction‘ının önünden geçip Elbe Nehri kıyısında devam ediyoruz.

Hamburg Balık Pazarı (Fischmarkt, Fishauktionshalle, Sankt Pauli Fischmarkt, Altonaer Fischmarkt, Fischmarkt Hamburg-Altona, Altona Fisch Auction Hall): Her Pazar 05:00- 22:00 saatleri arasında açık olan balık pazarı bildiğimiz balık pazarlarından çok farklı. Sadece balık pazarı demek yanlış olur. Cam kubbesi, vitray camları ve basilikayı andıran tarihi dokusu ile balık bahane gezmesi şahane mekan! Balık pazarının hangarında, canlı müzik, partiler, balık ekmek ve efsane Alman birası ile sadece Almanlar’ın değil, turistlerinde Pazar klasiği… Ayrıca, Hamburg Balık Pazarı’nın önündeki iskelede, 1976 yılında yapılan, dünyanın en büyük casusluk denizaltı, Sovyet U-434 denizaltı (B-535 denizaltı olarak da bilinir) müze olarak kullanılıyor.

Fischmarkt Hamburg-Altona Gmbh balık restoranının, Sixt Autovermietung Hamburg Cruise Center Altona Sixt araba kiralama şirketi ve modern olarak dizayn edilmiş Dockland binasının önünden geçip rotamıza devam ediyoruz. Modern binaların fotoğrafını çekmeyi unutmayın 🙂

Elbtunnel (Old Elbe Tunnel, St. Pauli Elbe Tunnel): Araba ve yayalar için 1911 yılında açılmış 24 metre derinliğindeki tünel, St. Pauli ile liman arasında kestirme yol olması açısından inşa edilmiş. II. Dünya Savaşı sırasında birçok Hamburglu hava saldırılarından kurtulmak için bu tünele sığınmış. Tünel halen aktif olarak yayalar için ücretsiz kullanılıyor… Tünelin girişine yürüme mesafesinde Gemi Müzesi (Oevelgönne Museum Harbour, Museumshafen) yer alıyor.

Uzun Elbe Nehri rotamızı bu sefer şehir merkezine çeviriyoruz… Rosengarten, Donners Park, Heinepark ve Platz der Republik‘ten bahçelere doyarak geçip, Altona Bölgesi‘ne geliyoruz.

ALTONA BÖLGESİ: Almanların eskiden girmeye çekindiği, çoğunlukla Türklerin yaşadığı bölge şimdilerde trend olan bölge. Fatih Akın’ın yaşadığı ve filmlerini kameraya aldığı bölgede, Fatih Akın’ın Duvara Karşı filminde Birol Ünel’in takıldığı barı yani Zoë Bar Clemens‘i kapanmış olsa da hala görebilirsiniz… Altona Bölgesi, sokaklarını arşınladıkça keşfedeceğiniz bir bölge… Bu yüzden bir sokaktan diğerine geçip, renki ve salaş restoran /kafelerde vakit geçirmenizi tavsiye ediyoruz. İşte Türkler’in Altona Bölgesi’nde ne kadar yoğun olduğunun kanıtı..

Jüdischer Friedhof Altona: Hamburg’un en eski Yahudi mezarlığı… Mezar taşları ve yaşı göz önünde bulundurularak, UNESCO Dünya Mirasları Koruma Listesi (World Heritage List of UNESCO)’ne alınmış.

Tekrar St. Pauli Bölgesi’ ndeyiz…

Reeperbahn Caddesi‘nde (Kiez de deniyor) dilediğiniz kadar yorgunluk atabilirsiniz 🙂 Reeperbahn’a özellikle gece gelmenizi tavsiye ediyoruz. Gece hayatı için Hamburger’lerin ve turistlerin vazgeçilmez mekanları bu bölgede yer alıyor. Güvenlik de oldukça iyi. Unutmayın; cam şişede içki verilmiyor…  Ayrıca burada esfanevi olmadan önce Hamburg’da sahne alan Beatles grubunun üyelerinin heykelinin olduğu Beatles-Platz‘ı da görmeden geçmeyin. Bir de Reeperbahn Caddesi’ne paralel nehir tarafına doğru 1 blok ötede, Herbertstraße‘de genel evlerin olduğu cadde oluyor. Biz yine de bahsedelim de tercih size kalsın 🙂

2.GÜN HAMBURG TURU: Alster Gölü, Eski Şehir Merkezi (Altstadt, Oldtown) ve Kanallar

Hamburg’da Görülecek Yerler:

• Rotherbaum Bölgesi: Büyük Alster Gölü (Außenalster, Outer Alster Lake), Kennedybrücke Köprüsü
• St. Georg Bölgesi: Dompfarramt St. Marien (Domkirche St. Marien), Kunst und Gewerbe Museum (Museum of Art and Industry Hamburg)
• Neustadt Bölgesi: Küçük Alster Gölü (Binnenalster, Inner Alster Lake), Alsterarkaden (Alster Arcades), Neuer Wall Caddesi, Jungfernstieg Caddesi, Große Bleichen Caddesi, Alte Post, Poststraße Caddesi, Nivea Mağazası (Nivea Haus), Colonnaden, Gustav Mahler Platz
• Hamburg-Altstadt Bölgesi: Hamburg Tren İstasyonu (Haupthbahnhof, Hamburg HBF, Hamburg Central Railway Station), Kunsthalle Hamburg (Hamburger Kunsthalle), Sankt Jacobi Kilisesi (Sankt Jacobi), St. Peter Kilisesi (St. Peter’s Church, St. Petri Kirche, Hauptkirche Sankt Petri), Mönckebergstraße Alışveriş Caddesi, Bergstraße’ deki Europa Passage, Thalia Theatre, Raboisen Caddesi, Hamburg Belediye Binası (Rathaus, Hamburg Town Hall) ve Rathausmarkt, Bucerius Kunst Forum, Kleine Aster, Alter Wall Caddesi, St. Nikolai Memorial (St. Nikolai Kirche), Çikolata Müzesi (Chocoversum Schokoladen – Museum), Deichtorhallen, Spigel Online
• Speicherstadt Bölgesi(Hamburg Ambar Şehri, Warehouse District): Dialog im Stillen / Consens Ausstellungs, Dialog im Dunkeln, Kaffeemuseum Burg (Museum of Coffee), Hamburg Port Authority AöR, Hamburg Dungeon, Miniatur Wonderland, Speicherstadt Kaffeerösterei, Speicherstadtmuseum, Spicy’s Gewürzmuseum
• HafenCity Bölgesi: Elbphilharmonie Hamburg, Interrnational Maritime Museum

ROTHERBAUM BÖLGESİ: Bölgedeki görülmesi kesinlikle gerekli olan yer olan Büyük Alster Gölü ile Hamburg 2. gün turumuza başlıyoruz.

Alster Gölü, büyük ve küçük Alster olmak üzere iki suni gölden oluşuyor. Bunlardan biri; Büyük Alster Gölü (Außenalster, Outer Alster Lake), çevresinde yürüyüş yapan, bisiklete binen ya da piknik yapan Hamburgluların özellikle hava güneşli olduğunda çimenlerin üstünde dinlenmek için tercih ettiği yer Alster Gölü… Alsterdampfer St.Georg adındaki, nostaljik buharlı ve çarklı vapur ile Alster Gölü turu yapabilirsiniz… Büyük Alster Gölü, Lombard ve Kennedybrücke Köprüleri ile Küçük Alster Gölü ile ayrılıyor.

Büyük Alster yani Außenalster’ın bittiği kıyıda yer alan Kennedybrücke Köprüsü ile Büyük Alster Gölü’ nün diğer tarafına, yani St. Georg Bölgesi‘ne geçiyoruz.

ST. GEORG BÖLGESİ: Adını bir azizden alan bölge, Hamburg’un en yoğun nüfusuna sahip bölgeleri arasında yer alıyor.

Dompfarramt St. Marien (Domkirche St. Marien): Hamburg Katolik Başpsikolosluk idare bölgesi yönetimindeki Roma Katedrali.

Kunst und Gewerbe Museum (Museum of Art and Industry Hamburg): Hauptbahnhof Süd Tren İstasyonu’ nun hemen karşısında yer alan Hamburg’un modern sanatlar müzesi 1874 yılında açılmış.

ALTSTADT BÖLGESİ: Bir kanaldan diğerine geçebileceğiniz, Hamburg Ambar Şehri’nin hemen üstündeki bölge. Kiremit rengi binaları, romantik atmosferi ve alıveriş caddeleri ile Hamburger’ lerin ve turistlerin uğrak bölgesi…

Hamburg Tren İstasyonu (Haupthbahnhof, Hamburg HBF, Hamburg Central Railway Station):  Kunsthalle Hamburg ile cadde ile ayrılan gar, Deutsche Bahn tarafından 1. sırada değerlendirilen Hamburg Tren İstasyonu, Hamburg şehrinin ana tren terminali ve Almanya’nın en işlek tren garı. Paris‘ teki Gare de Nord’ den sonra, Avrupa’ nın da en işlek ikinci tren garı olma özelliğine sahip.  Günde ortalama 480.000 yolcu buradan seyahat ediyor. Intercity- Express hattı ile uzun mesafe, S-Bahn ve U-Bahn ile de Hamburg şehir hattına sahip. Garda ayrıca alışveriş merkezi de yer alıyor.

Kunsthalle Hamburg: Sanat salonu (Art Hall) anlamına gelen ve Almanya’nın en büyük müzelerinden biri olma özelliğine sahip müze, 1863 yılında açılmıştır.

Sankt Jacobi Kilisesi: 1529 yılında Lutheran Kilisesi olan Sank Jakobi, Hamburg’un beş ana kilisesinden biri. Kilisede 125 metre uzunluğunda kule ve 1693 yılından ünlü Schnitger Arp’i yer alıyor.

St. Peter Kilisesi: (St. Peter’s Church, St. Petri Kirche, Hauptkirche Sankt Petri): Hamburg eski şehir merkezinin en yüksek yerinde yer alan kilise, Hamburg’ da bulunan 5 ana kiliseden biri olmasının yanında, Hamburg’un en eski kilisesi olma özelliğine sahip. İsmini İsa’ nın on iki havarisinden biri olan Peter’ den alır.

St. Peter Kilisesi’ ni arkamızda buraktığımızda, bizi ünlü Mönckebergstraße alışveriş caddesi karşılıyor. Birbirinden çeşitli ünlü markayı bulabileceğiniz caddede dilediğinizce alışveriş yapabilirsiniz. Ya da devam edebilirsiniz 🙂

Europa Passage:  Bergstraße‘nin Yani Berg Caddesi’nin üstünde bulunan, yaklaşık 100 mağazanın yer aldığı Hamburg’ un en gözde alışveriş merkezlerinden birisi.

Thalia Theatre: Europa Passage’ın hemen arkasında yer alıyor. Tiyatro merakınız varsa, 1843 yılında kurulan bu tiyatroda Hamburg’ta iken kesinlikle bir oyun seyretmelisiniz. Hamburg’un en popüler gruplarına ve oyunlarına ev sahipliği yapan tiyatroda, her sezon dokuz oyun sergileniyor. Ayrıca Raboisen Caddesi‘nde yer alan ek binasında, deneysel tiyatrolar için de küçük bir sahne var.

Hamburg Belediye Binası (Rathaus, Hamburg Town Hall): Almanya’nın 16 eyaletinin parlemento binasından birisi. Hamburg’un yönetim binası, 1886 – 1897 yılları arasında inşa edilmiş, görkemli bir bina. Arkasında Handelskammer‘ın yer aldığı Rathaus, Hamburg’da görmeden gitmemeniz gereken yapılardan.

Rathausmarkt: Rathaus’un önünde yer alan pazar alanı. Alanda kanal kenarına doğru ilerlediğinizde, Bucerius Kunst Forum adında Sanat Müzesi’ni göreceksiniz.

Rathaus’un sağındaki Alter Wall Caddesi’nden, Kleine Aster Kanalı’nın diğer tarafında, paralel olarak sırasıyla ile  Alsterarkaden, Neuer Wall ve tarihi Alte Post Binası’nın yer aldığı Große Bleichen Caddeleri ve bu caddenin kesiştiği Poststraße Caddesi, Hamburg’un en ünlü alışveriş caddeleridir. Kopenhag‘ı anımsatan bölgede, ünlü Sofitel Oteli’nin yer aldığı Alter Wall’ dan, Alsterarkaden’e küçük köprüden geçerek, kendinizi bu güzel ortamda alışverişin çekiciliğine bırakabilirsiniz. Fakat görülecek çok yer olduğu için, biz alışverişi bu günkü rotamızın sonuna bırakıyoruz 🙂

St. Nikolai Memorial (St. Nikolai Kirche, Church of St. Nicholas): Sadece kulesi kalan eski görkemli gotik kilise, savaş karşıtı anıt olarak Hamburg’un beş ana kilisesinden sayılıyor.

Hamburg rotamıza kanalların çevresinden devam ediyoruz…

Çikolata Müzesi (Chocoversum Schokoladen – Museum): O meşhur Alman çikolatası nasıl yapılır öğrenmek istiyorsanız, Çikolata Müzesi’nde katılacağınız turlar ile bu deneyimi gerçekleştirebilirsiniz. Pazartesileri hariç her gün müze açık. Yeme de yanında yat diyemiyoruz maalesef 🙂

Deichtorhallen Hamburg: Avrupa’nın en büyük modern sanat ve fotoğraf merkezlerinden biri. Modern sanata doymak istiyorsanız muhakkak gezmenizi öneririz.

Yine bir köprüden geçerek rotamıza modern yapıdaki Spigel Online binası solumuzda kalacak şekilde yola devam ediyoruz…

SPEİCHERSTADT ENDRÜSTRİ BÖLGESİ (Hamburg Ambar Şehri, Warehouse District): HafenCity’nin kuzeyinde Freihafen (free-port) alanında Deichtorhallen ile Baumwall arasında yer alan ambar şehri, eskiden duty-free bölgesiymiş. Dünyanın en büyük endüstri kompleksi. Speicherstadt ve Kontorhausviertel, 2015 yılında UNESCO Koruma Listesine (World Heritage Site) alındı.19. yüzyıldan kalma Wilhelmine kiremit kırmızısı gotik binaları, demirden köprüleri ve kanallarıyla bambaşka bir atmosfer…

Yolumuzun üstünde bulunan Dialog im Stillen / Consens Ausstellungs ve Dialog im Dunkeln‘ın önünden geçiyoruz. Yani Türkiye’de de olan Karanlıkta Dialog… Eğer henüz gitmediyseniz, Hamburg’taki Karanlıkta Dialog’u kesinlikle tavsiye ederiz.. Biz bu tecrübeyi 2011 yılında Hamburg’da yaşamıştık ve inanılmaz bir tecrübe olmuştu. Türkiye’deki ile benzer deneyimler yaşattıklarını biliyoruz. Detay vermeyelim 🙂 Turu İngilizce olarak da deneyimleye biliyorsunuz.

Kaffeemuseum Burg (Kahve Müzesi, Museum of Coffee): Çikolata Müzesi olur da kahve müzesi olmaz mı? Kahve çekirdeğinin işlenişinden sunumuna, kahve ile ilgili her şeyi öğrenebileceğiniz tur, özellikle kahvekolikler için!

Kahve Müzesi’nin karşısında liman şehri Hamburg’un uluslararası ticaret için kullanılan limanlarından biri olan Hamburg Port Authority AöR binası yer alıyor.

Yolumuzun üzerinde bulunan görülmesi gereken yerleri sırası ile keşfe devam… Sırada;

Hamburg Dungeon: Londra ve Berlin’ de de zincirleri bulunan Hamburg zindanları, 2000 yılında inşa edilmiş. Turistler için tam bir görsel şölen olan zindan, meraklıları için tavsiye edilir.

Miniatur Wonderland: Dünyanın en büyük minyatür ulaşım yolları sergisi. Akıllara ziyan bir sergi, mutlaka görmelisiniz.

Speicherstadt Kaffeerösterei: Kahvelere doyamıyoruz 🙂 Bir başka kahve yapım ve sunum yeri. Burası ayrıca kafe olarak kullanılıyor. Mola vermek için tam zamanı…

Speicherstadtmuseum: Hamburg liman şehri olunca deniz ticaretinin olmazsa olmaz neyi varsa müzesi mevcut Hamburg’ta 🙂 Bunlardan biri de: baharat… Dünyanın bir çok yerinden getirilen baharat, şifalı bitkiler, kahve tohumu, kakao bu müzede…

HAFEN CİTY: Eskiden Kehrwieder and Wandrahm olarak anılan, Hamburg’un endüstri bölgesi. Avrupa Birliği ile birlikte gümrük limanlarının, büyük yük gemilerinin ve artan güvenlik nedenleriyle Alman ekonomisinin gerilemiş. HafenCity küçültülmüş ve endüstri bölgesinde İspanyol firma EMBT tarafından yürütülen proje, oteller, ofisler, restoranlar, alışveriş yerleri, yaşama alanları ile yeniden yapılandırmaya gidilmiş. Bu proje Avrupa’ nın en büyük yeniden yapılandırma projelerinden biridir. Yeni bina yapıları, halka açık parkları ile Hamburg’ un modern yüzünü simgeliyor.

İsviçreli mimarlık firması Herzog & de Meuron tarafından inşa edilen modern yapıdaki bina, Hamburg’ un filarmoni konser merkezi Elbphilharmonie Hamburg ve Uluslararası Denizcilik Müzesi (Interrnational Maritime Museum), HafenCity’de yer alan görülmesi gereken yerler arasında…

Hamburg Endüstri Şehri ya da Hamburg Ambar Şehri’ni arkamızda bırakıp, tekrar NEUSTADT BÖLGESİ‘ne doğru yürüyoruz…

Küçük Alster Gölü (Binnenalster, Inner Alster Lake), alışveriş caddeleri ve restoranlar ile çevrilmiş durumda. Yani bu sefer yürüyüş parkuruna alışveriş çılgınlığı katılmış… Gölün ortasında yer alan su fışkırtan Alsterfontäne çeşmesi, özellikle akşamları görsel bir şölene dönüyor … Ayrıca, Küçük Alster Gölü’ nde her sene Alstervergnügen adında festival gerçekleşiyor.

Alsterarkaden (Alster Arcades): Binnenalster bittiği yerde yer alan Jungfernstieg‘in solunda yer alan Alsterarkaden, Hamburg’un en eski çarşısı. Kuğuları, tarihi dokusu ile Brugges‘u anımsatan Alsterarkaden, Hamburg’un görmeden gitmemeniz gereken yerlerinden… Kendinizi Akdeniz kıyısında hissettirecek çarşıdan, Neuer Wall’a uzanan tavan süslemeleriyle dolu beyaz kemeraltlarından geçerek, lüks markaların olduğu mağazalardan alışveriş yapabilir, birbirinden lezzetli yemeklerin sunulduğu restoranlarda, Kleine Alster Kanalı’nın karşı tarafında bulunan Rauthaus manzarası eşliğinde mola verebilirsiniz.

Jungfernstieg: Küçük Alster Gölü’nün kıyısında yer alan ve alışveriş caddelerini birbirine bağlayan Jungfernstieg, Hamburg’un en önemli yürüyüş yolu. Alter Wall, Alsterarkaden, Neuer Wall, Große Bleichen ve Poststraße Caddeleri bir tarafında, diğer tarafında ise Küçük Alster Gölü yer alıyor… Dilerseniz bir sokaktan diğerine bu caddelerde alışveriş yapabilirsiniz… Ayrıca Jungfernstieg, Alsterdampfer St.Georg adındaki nostaljik buharlı ve çarklı vapurlarının kalkış noktası da Jungfernstieg Metro çıkısında yer alıyor. Nostaljik vapurlar, Küçük Alster’deki Alsterfontäne çeşmesini, bu cadde boyunca yer alan uzun betonarme banklara oturup seyredebilirsiniz… Mola vermek için ideal… Yürüyüş yolunun sonunda ise Hamburg’un en ünlü markalarından Nivea Mağazası (Nivea Haus) mağazasını gezmelisiniz. Kendini Türk markasıymış gibi hissettiren ve uzun zamandır ülkemizde olan Nivea’nın bu mağazasının dünyada örneği yok diyebiliriz.

Colonnaden: Küçük Alster (Binnenalster)’in şehir merkezi tarafında yer alan, 1974 yılından bu yana yayalara ayrılan cadde, Hamburg’un en eski yaya yollarından. Birbirinden farklı markaların yer aldığı mağazaları, farklı mimarilerdeki binalarda bulabilirsiniz.

HAMBURG’ DA EĞLENCE VE GECE HAYATI

Sternschanze bölgesi, insanların genellikle gece kulüplerine gitmeden önce demlendikleri yerdir. Burası hem birinden diğerine geçebileceğiniz yani pub- crawl yapabileceğiniz birçok barın bulunduğu bir bölgedir, hem de gece kulüpleriyle dolu St. Pauli‘ye yakın bir konumdadır. Gece kulüplerinin bulunduğu ve çılgın geçe eğlenceleri için tercih edilen diğer mekanlar ise Reeperbahn ve Altona bölgesindedir.

Hamburg’da ayrıca birçok festival de organize edilmektedir. Ağustos ayı sonlarında Eichbaumsee’ da ücretsiz olarak düzenlenen Wutzrock Festival rock müzik sevenler için keyifli bir aktivite olabilir.

HAMBURG YAKININDA GEZİLEBİLECEK DİĞER YERLER: ALTERNATİF TURLAR

• Blankeneser Treppenviertel: Eskiden bağımsız bir bölge olan Blankenese, Hamburg’un zengin ailelerin kaldığı Akdeniz havasına sahip, küçük ve lüks bir bölge. Tepeden nehire doğru harika bir manzara sizi bekliyor olacak…

• Friedhof Ohlsdorf Cemetery
• Volksparkstadion
• Deichstraße
• Fuhlsbüttel Concentration Camp and Prison Memorial (Neuengamme Concentration Camp Memorial)
• BallinStadt
• Rieck-Haus
• Adolf-Jaeger-Kampfbahn
• Tierpark Hagenbeck (Hamburg Zoo)
• Finkenwerder: Deniz yemekleri yemek için özellikle lokallerin tercihi…

HAMBURG GEZİ NOTLARI

• Hamburg’un büyük bir şehir olması gözünüzü korkutmasın. İstanbul ile karşılaştırıldığında toplu taşıma araçlarının kullanımı çok daha rahat. Yorulduğunuz zaman yukarıda ulaşım bölümünde verdiğimiz bilgiler ile bir otobüse ya da metroya atlayarak şehir merkezine hemen dönebilirsiniz. Ama tavsiyemiz yürüyerek Hamburg’u keşfetmeniz.
• Alster Gölü çevresinde vakit geçirmelisiniz. Hamburgerleri gözlemlemek ve şehrin tadını çıkarmak için Hamburg’un en iyi lokasyonlardan birisi Alster Gölü çevresi.
• Eğer araba ile Hamburg’a gittiyseniz ya da 2 günden fazla kalacaksanız kesinlikle Blankenese’ e gitmelisiniz. Hamburg şehir merkezindeki yapılardan çok farklı, harika bir bölge.

• Alışveriş için kesinlikle ucuz bir şehir değil. O yüzden zorunlu değilseniz, Hamburg’da alışveriş yapmayı atlayabilirsiniz. Tabii bu kısım tamamen size kalmış 🙂
• Lokal bölgelerde olabildiğince vakit geçirmelisiniz. Bambaşka, Hamburg’a özgü bölgeler, sadece gezmek değil, tadını çıkarmaya değer.
• Değişik hayvan çeşitlerinden oluşan menüleri denemelisiniz. Hayvan dostuyuz kesinlikle, fakat İngilizlerin dediği gibi “Once in a life time” 🙂
• Yılbaşında Hamburg’ ta olursanız, parti mekanı aramak yerine, Hamburgerlerin de yaptığı gibi Alster Gölü çevresindeki etkinliklere katılmalı ve sonrasında St. Pauli ya da Altona Bölgesi’ ne gitmenizi şiddetle tavsiye ederiz.

KAYNAKLAR

• http://www.hamburg-travel.com/